34,5426$% 0.17
36,0316€% -0.57
43,3413£% -0.52
3.004,92%1,46
5.102,00%0,76
3429149฿%1.45237
Powell Başkanlığındaki Fed toplantısı belirsizliklerin gölgesinde dün akşam başladı. Birçok ekonomist 25 baz puanlık artış beklerken bazıları ise finansal istikrarın desteklenmesi için artışlara ara verilmesi görüşünde.
Toplantının en önemli taraflarından biri, politika yapıcıların Aralık’tan beri ilk kez faiz projeksiyonlarını güncellemesi olacak. Bu tahminler, bu yıl daha fazla artış beklenip beklenmediğine dair önemli bir yol haritası olacak. Bankacılık krizi nedeniyle Fed’in noktasal grafik projeksiyonlarında 2023’te zirve faiz için yüzde 5,1’lik medyan tahminin yükselmesi beklenmiyor.
Salı günü itibariyle piyasalarda Fed’in 25 baz puan faiz artışı yüzde 80 olarak fiyatlanıyordu. Bankanın böylece politika faizini yüzde 4,75 -5 aralığına yükseltmesi bekleniyor. Bu, 2007’den beri en yüksek seviye.
Yine de karara ilişkin belirsizlikler oldukça yüksek. Son 2 haftada 3 ABD’li bankanın iflası ve UBS’in sorunlu Credit Suisse’i satın alması nedeniyle yatırımcıların ve ekonomistlerin faiz artış beklentileri geriledi.
Fed’in zorlu ikilemi
Barclays Ekonomisti Jonathan Millar “FOMC için bu toplantıda enflasyonu düşürmek ve finansal istikrar risklerini azaltmak konusundaki ikilemi zorlu olacak.” değerlendirmesini yaptı.
Bloomberg Economics Ekonomisti Anna Wong Fed için kolay bir seçenek olmadığını belirterek “Faiz artışına ara verilmesi, Fed’in bankacılık sistemi ve ekonominin direncine güvenmediği mesajını verebilir. Faiz artışı ise sektördeki stresi artırıp yatırımcıları korkutabilir” değerlendirmesini yaptı.
Goldman Sachs Group Ekonomistleri Manuel Abecasis ve Tim Krupa Fed tarihine bakarak yaptığı değerlendirmede “Tarihsel veriler, Fed’in finansal stres dönemlerinde sıkılaşma yapmayarak sorun çözülene dek beklemeyi tercih ettiğini gösteriyor. ” yorumunu yaptı.
Karar metninde ‘devam eden faiz artışları’ söyleminin de metinden çıkarılabileceği ve daha yumuşak bir dil kullanılabileceği belirtiliyor. Banka ayrıca ‘finans piyasalarındaki gelişmeleri ve ekonomik görünüme etkilerini yakından izledikleri’ mesajını da verebilir.
Türkiye’de her 100 çocuktan 13’ü her gün et, tavuk, balık yiyebiliyor