34,5545$% 0.21
36,0115€% -0.63
43,2683£% -0.69
3.002,25%1,37
5.107,00%0,51
3407732฿%1.38266
Haberin DevamıKahramanmaraş merkezli ‘asrın felaketi’ olarak nitelendirilen iki büyük deprem, Türkiye’yi derin bir yasa sürükledi. Kuşkusuz bu durumdan en çok etkilenenler ise çocuklar oldu. Bu konuda çocukların korkmadan hayata tutunabilmeleri için ebeveyn davranışları kadar alacakları uzman yaklaşımları da tedavinin sürecini ve niteliğini etkiliyor. Bu nedenle depremin travmatik etkilerini azaltmak için afetin yaşandığı bölgelere psikolojik ilk yardım hizmetleri hızla yapıldı; yapılmaya da devam ediyor.Bölgede depremden birinci derecede etkilenen çocuklarımız var. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın uzmanları büyük bir dikkatle bu çocukların rehabilitasyonları üzerinde çalışıyor. Gözden Kaçmasın190 bin koruyucu aile başvurusu oldu! Refakatsiz depremzede çocukların durumu: Sistem nasıl işliyor?Haberi görüntüleBir de bu büyük acıyı televizyon ve sosyal medya kanallarında gören çocuklar mevcut. Hepsi etrafındaki üzüntüyü hissediyor, haberleri duyuyor, endişeleniyor ve en önemlisi nasıl tepki vereceklerini kestiremiyor.Haberin DevamıPeki hem bölgede hem bölge dışında depremden etkilenen çocuklara nasıl yaklaşılmalı?Konuyu Uzman Klinik Psikolog Buse Akçil ve Psikolog Büşra Kupik ile masaya yatırdık.1-) DEPREM BÖLGESİNDE OLAN AİLELER ÇOCUKLARIYLA NASIL KONUŞMALI?Büşra Kupik’e ilk önce ‘Deprem bölgesinde olan aileler çocuklarıyla nasıl konuşmalı?’ diye sorduğumda “Deprem bölgesinde yetişkin birey çocukla konuşmak için sakin ve güvenli bir ortam oluşturarak yaşanan durumu açık bir şekilde özetlemeli” diye cevap verdi ve şu önemli bilgilerin altını çizdi:“Doğal afetler sırasında çocuklar ne olduğunu anlamlandırmakta zorlandığı için yetişkinlerin yardımına çok büyük ihtiyaç duyar. Dolayısıyla yetişkinlerin bu bilgileri nasıl aktardığı da oldukça önemli. Konuşma sırasında ortamda yabancıların olmaması, konuşurken göz teması kurulması ve çocuğun sarılma ihtiyacı varsa karşılanmasına dikkat edilmeli. Ayrıca yaşanan durumu, bunun neden kaynaklandığını, insanların neden bu kadar üzgün olduğunu ve kendisinin neler hissettiği açıkça sorulmalı ve anlatılmalı. Çocuğun aklındaki soruları sormasına da izin vererek her sorusunu dikkatle dinleyip anlayabileceği basitlikle cevaplanmalı…”2-) ÇOCUKLARI DEPREM HABERLERİNDEN TAMAMEN UZAK MI TUTMAMIZ GEREKİYOR?Haberin DevamıDeprem bölgesi dışında Türkiye’nin dört bir yanındaki çocuklar da yaşanan felaketin yıkıcı etkilerini televizyonlardan izledi. Bu noktada ‘Çocukları deprem haberlerinden tamamen uzak mı tutmalıyız?’ sorusunun cevabı oldukça önemli…Buse Akçil, “Çocukları ekrandan uzakta tutmak onların endişelenmemeleri için olumlu olacak” dedi ve ekledi:“Ekranda çocukların karşısına çıkabilecek görüntüleri anlık olarak kontrol edemeyeceğimiz gibi onların o an gördüklerini nasıl yorumlayacaklarını da kontrol edemeyebiliriz. Ekranda gördükleri çocuklar üzerinde korku ve kaygıya sebep olabilir. Çocukları ekrandan uzakta tutmak onların endişelenmemeleri için olumlu olacak.”3-) DEPREMİ VE AFET DURUMUNU ÇOCUKLARA NASIL ANLATMAK GEREKİYOR?Haberin DevamıPeki deprem gerçeği çocuklara nasıl anlatılmalı? “Bu konuda yaş dönemi ve gelişim özellikleri dikkate alınmalı” diyen Buse Akçil, okul öncesi ve okul çağı dönemindeki çocuklar için şu önemli bilgileri paylaştı:– Okul öncesi dönemdeki çocuklardan itibaren deprem ve diğer afetler anlatılmaya başlanmalı. Okul öncesindeki dönem çocukları meraklı olurlar, sürekli her şeye karşı soru sorarlar. Deprem hakkında soruları olduğunda olabildiğince kısa ve net açıklamalar yapılmalı. Örneğin; “Deprem nasıl oluyor biliyor musun? Yerin altında kocaman kayalar var. Bu kayalar yan yana dururken zamanla çok sıkıştıkları için kırılıyorlar. Kırılan bu kayalar evimizi sallıyor bizde buna deprem diyoruz” gibi basit bir şekilde anlatılmaya çalışılmalı… Eğer çocuğunuzun depremden etkilenmediğinden eminseniz konuyu açmak ve detaylandırmak konusunda da ısrarcı olmayın. — Okul çağındaki çocuğa ise ilk olarak güvende olduğu hissettirilmeli… Depremin doğa olayı olduğu, doğru yerlere uygun binalar yapılır ve gerekli önlemler alınırsa insanların büyük bir zarar görmeyeceği aktarılmalı… Bunu yaparken aktarılan bilginin somut bilgi olmasına ve gerçeğe yakın olmasına özen göstermek gerekiyor. Çocuğun sorduğu sorular ise asla geçiştirilmemeli.Haberin DevamıDeprem konusunda öğretmenlere de büyük iş düştüğüne dikkat çeken Büşra Kupik, “Okullarda öğretmenlerin afetlerle ilgili konulara yer vermesi, yaşanabilecek durumları öğrencilerine anlatması, çeşitli etkinliklerle afetlerin çocuklara tanıtılması, okul içinde tatbikatlar yapılması afet anı ve sonrasında çocukların bilinçlenmesini destekler” dedi.Ayrıca Kupik, “Psikososyal paket programlar geliştirmek, el kitabı, broşür, bilgilendirme panosu, afet anında yapılacak işler listesi gibi yönlendirici notlar, okullarda çocukları bilgilendirme konusunda yardımcı olur. Bunlar asla atlanmamalı…Özellikle eğitim müfredatında konuya daha çok yer verilmesi, çocukların bilinçlendirilmesi açısından oldukça önemli” ifadelerini kullandı.4-) ÇOCUKLARIN ENDİŞELERİNİ GİDERMEK İÇİN NELER YAPILMALI?Haberin DevamıHer ne kadar çocuğa deprem gerçeğini doğru bir şekilde anlatsak da yine de endişe duymaya devam edebilirler. Eğer bunu anladıysak neler yapmamız gerekiyor? Örneğin beraber deprem çantası mı yapmalıyız, deprem mağduru çocuklar için yardım aktivitelerine mi katılmalıyız? Nasıl bir yol izlemeliyiz?Buse Akçil, bu konuda ilk önce “Çocukların endişelerini gidermek için evin sağlam olduğu çocuklara aktarılmalı. Ayrıca evin içinde var olan güvenli alanları belirlemeli ve eşyalar sabitlenerek çocuğungüvende olduğu hissettirmeli” dedi. Akçil, sözlerine şöyle devam etti:– Harekete dayalı oyunlar, gergin durumlar için son derece rahatlatıcı olabilir. Birlikte açık alanlarda harekete dayalı oyunlar oynayabilir, onun duygu ve heyecanını atmasına yardımcı olabilirsiniz. Çocuklar ailelerini rol model olarak alırlar. Bu nedenle depremzedelere yardım hazırlarken onları sürece dahil etmek ve size yardım etmelerini sağlamak süreçte güven duygularını destekleyecektir.– Kitaplar, legolar ve resim yapmak depremin yıkımını anlatmak ve canlandırmak oldukça önemli. Oyun eşliğinde okul çağındaki çocuğa deprem olduğunda evde almamız gereken pozisyon, konum hakkında canlandırmalar yaparak veya gelişimine uygun videolarla görsel olarak destekleyerek güven ihtiyacı desteklenebilir.5-) DEPREMDE BİR YAKINIMIZI KAYBETTİYSEK ÇOCUKLARA BU NASIL ANLATILMALI?Eğer çocuk deprem nedeniyle bir yakınını kaybettiyse ona olacak yaklaşım da oldukça önemli…Böyle bir şey yaşanması durumunda “Uzaktan bizi izliyor, melek oldu, hasta olduğu için öldü” gibi cümlelerin kurulmaması gerektiğini söyleyen Büşra Kupik, “Kullanılan kelimelere çok dikkat edilmeli. Ölümün nasıl açıklanacağı tek başına ele alınması, üzerinde detaylıca durulması gereken bir konu olduğu için o an kısa bir açıklamayla asla geçiştirilmemeli…” ifadelerini kullandı.Buse Akçil ise çocuk bir yakınını kaybettiğinde bu haberi güvendiği biri tarafından almasına özen göstermek gerektiğinin altını çizdi ve şu bilgileri paylaştı:“Sakin bir ortamda ve şefkatle anlayabileceği ifadelerle aktarmak gerekiyor. Açıklamalar gelişim dönemlerine uygun olmalı. Okul çağı çocukları ölümü anlamlandırabileceği için ölümü tanımlarken “Bitkiler hayvanlar insanlar ölürler. Ölünce beden artık hareket edemez, düşünemez hissedemez. Artık bizi göremez biz de onu göremeyiz. Bunu düşünmek ve alışmak zor biliyorum, özlediğinde onun fotoğraflarına bakabiliriz, videolarını izleyebiliriz, onunla geçirdiğimiz güzel anılarını hatırlayıp konuşabiliriz, bu sana iyi gelebilir” gibi cümlelerle “Ben senin yanındayım” demeli ve temas kurulmalı.Çocuklar dışında hamileler de görüntüleri izliyor, haberleri okuyor. Onlar neler yapmalı? Özellikle annenin üzülmesi bebeği de etkiler mi? Büşra Kupik “Anne adayının duruma ilişkin yıkıntı, ölüm ve yaralanma gibi görüntülere sık maruz kalmaması gerekiyor. Kontrollü bir şekilde yardım faaliyetlerine destek olması (eşya veya nakit bağışı yapmak, bağış etkinliklerini desteklemek gibi), tüm bunları yaparken kendisine iyi gelen aktiviteleri ihmal etmemesi (yürüyüş, egzersiz, bitki bakımı gibi), nefes egzersizleri yapması onlara iyi gelecektir” dedi. Ayrıca “Annenin yaşadığı stres durumu karnındaki bebeğe de etki eder” diyen Kupik, “Plasenta, anneyle bebek arasındaki besin, oksijen ve diğer maddelerin alışverişini sağlayan bir iletişim yolu. Annenin yaşadığı zorlu duyguların bebeğe aktarılması sırasında stresi olabildiğince azaltmaya çalışsa da yüksek seviyede bir kaygı söz konusuysa bu durum bebeğe de etki eder. Dolayısıyla annenin bilinçlenmesi ve kendisine iyi gelecek aktiviteler yapması önemli” ifadelerini kullandı.Fotoğraf: Alamy, iStock
Kahramanmaraş’ta enkazda 102 saati anlattı! ‘Halüsinasyon gördüm’